Hızlı hızlı belinden tutarak amını deşecek şekilde sikiyordum. Partnerim, kucağımda zıplamak istiyorum dedi, bu büyük yarrağın üstünde deli gibi zıplayacağım dedi ve başladı kucağımda coşkulu bir dansa. O sırada kapıda birisi tıkladı ve ben kim o dedim. O kişi, bana ait olan kapıyı açar mısın diye sordu. Bende müsait değilim, birazdan gel dedim. Aynı anda içeriden sesler duyulmaya başlandı, annemin ve Kerim amcanın sesleri… Ama ne yaparsın, zaman su gibi akar. Şaşkınlıktan hiçbir reaksiyon verememiş, öylece kalakalmıştım. Beynim toparlamaya çalışırken, bir anda bir kucaktan diğerine geçtim ve bu sefer Ulaş tarafından öpülüyordum. Onların ellerinde oyuncak bebekten farksızdım, adeta. O kadar ufacık kalıyordum ki yanlarında, şaşkınlığımı atıp çırpınmaya başladığımda hissettiklerimi bile sanmıyordum.